Çumra Mutlu Son Masaj Esra Hanım

Çumra Mutlu Son

Çumra Mutlu Son Fuat ise içine girdikten sonrasında omuzlarını daha dikleştirmiş, dişisini etkilemeye çalışan adam kuş gibi göğsünü şişiriyordu. Bir yandan da organının girip çıkışına bakıyordu, üstte Mine’nin üzerindeyken fazlaca terlemişti hatta alnından, burnundan düşen ter damlaları Mine’nin tenine damlıyordu. İşte o zaman Fuat Mine’yi okşuyor, o ter damlalarını Mine’nin kendi terine karıştırıyordu.

Fuat’ın bu yaşananlara inanamıyor gibi bir hali vardı. İhtimal ki hayatında yaşadığı zevklerin en büyüğüydü. Mine altta kıvranırken Fuat’ın gözlerinin içine bakıyor, ellerini üzerindeki adamın ensesinde, sırtında, kalçalarında gezdiriyordu. Mine bir yandan kadınlığının tam olarak kullanıldığını duyumsuyor bir taraftan da kendini teslim olmuş ve rahatlamış hissediyordu. Bir hanımın en büyük zevki kadınlığını verince tam manasıyla ortaya çıkar.

Çumra Mutlu Son

Çumra Mutlu Son Bu teslimiyetin ve kadınlığın en geleneksel pozisyonunda erkeğini iyice içine çekerek ve sonuna kadar sarılarak orgazmı yakaladı Mine. Fuat adeta bir zafer kazanmışçasına mutluydu. Öptü onu ve birbirlerine sarılarak biraz ara verdiler. Fuat, “Babadan kalma metot işe yaradı,” diye komiklik bir yaptı. “Hadi yatak odasına gidelim,” dedi Mine. Erkeğinin önünde azca önce onu kendinden geçiren zevk çubuğunu yakalayarak yatak odasının yolunu tuttular. Yatak odası oldukca sadeydi, çift kişilik bir yatak ve dolap; kenarda ise bir boy aynası duruyordu. Fuat Mine ile birlikte olurken bunu aynadan da seyretmek istediğini söyledi. “bu şekilde bir kadınla seviştiğime inanabilmem için bunu aynada da görmek istiyorum.

Iyi mi içeri girdiğini görmek istiyorum. Ben hakikaten seni becerdim mi?” “Ne şirinsin Fuat, istediğin bu olsun. Hem bizi seyretmek benim de hoşuma gider. ” Aynayı yatağa doğru çevirdiler. Sevişirken bir yandan da kendini denetim ediyordu artık Mine. Fuat ise hâlâ hayret içindeydi. Yatağa oturur şeklinde uzandı ve Mine de ata biner benzer biçimde üzerine çıktı. Ayna Mine’nin kalçalarının yuvarlaklığını, pürüzsüzlüğünü iyice gözler önüne seriyordu. Bir yandan da Fuat’ın topları gaslıküyordu, köküne kadar oturmuştu Mine. Bir taraftan üzerinde gidip gelirken hareket eden göğüslerine bir taraftan da bir kuğu gibi olan sırt, bel ve kalça kıvrımlarına bakıyordu.